Türkiye, Son 22 Yılda Dev Bir Araştırma Geliştirme Ekosistemi Kurdu

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye‘nin son 22 yılda adeta sıfırdan dev bir araştırma geliştirme ekosistemi inşa ettiğini, AR-GE çalışanlarının sayısının 300 bine yaklaştığını belirterek, ” Türkiye‘nin yüksek teknoloji ihracatı 9 milyar doları aştı. 22 yılda 9 mislisine yaklaşan bir yüksek teknoloji ihracatından kelam ediyoruz. 200’den fazla üniversitemizde Türkiye‘nin dört bir yanında eş vakitli olarak teknoloji teşebbüslerine hizmet sunan kuluçka merkezleri ve hızlandırma programlarıyla bugün büyük bir teknoloji ve AR-GE ve inovasyon altyapısına ve ekosistemine sahibiz” dedi.

Gebze’de bulunan bir üniversitenin akademik yılı açılış merasimine katılan Bakan Kacır, akademik çalışmaların Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci asrında, “Türkiye Yüzyılı” seyahatinde en değerli kuvvet çarpanı olacağını söyledi. Türk endüstrisinin dünyanın dört bir yanına eser ve hizmet ihraç ettiğini belirten Kacır, Türkiye’nin imalat endüstrisinin, ulusal gelirindeki hissesinin yükselmeye devam ettiğini bildirdi. “Türkiye’nin gereksinim duyduğu yüksek eser ve sistemlerinin kendi imkanlarıyla geliştirebilmesi, üretebilmesi ve rekabetçi formda dünyaya ihraç edebilmesinin yolculuğu” tabirlerini kullanan Kacır, “Bir tarafıyla Türkiye’nin tam bağımsızlık, bir istikametiyle de refah artışı seyahati. Olağan bu seyahatte son 22 yılda kurduğumuz altyapı ve ekosistem aslında çok değerli bir rol teşkil ediyor. Türkiye son 22 yılda adeta sıfırdan dev bir araştırma geliştirme ekosistemi inşa etti. Bugün Türkiye’nin AR-GE çalışanlarının sayısı 300 bine yaklaştı. 1600’den fazla firmamızın bünyesinde AR-GE ve tasarım merkezlerimiz var. Bugün Teknoparklarımızın sayısı 104. 11 bine yakın firma, Türkiye’nin teknoparklarında inovasyon odaklı çalışmalar sürdürüyor. Türkiye’nin yüksek teknoloji ihracatı 9 milyar doları aştı. 22 yılda 9 mislisine yaklaşan bir yüksek teknoloji ihracatından kelam ediyoruz. 200’den fazla üniversitemizde Türkiye’nin dört bir yanında eş vakitli olarak teknoloji teşebbüslerine hizmet sunan kuluçka merkezleri ve hızlandırma programlarıyla bugün büyük bir teknoloji, AR-GE ve inovasyon altyapısına ve ekosistemine sahibiz” diye konuştu.

Yoğun ihracat yapılan ülke sayısında Türkiye olarak tepede olduklarının altını çizen Kacır, “Aynı vakitte toplam ihracatımızın büyüklüğü de elbette muazzam bir süratle arttı. Bu şunu gösteriyor, bu ülkenin en büyük gücünü gösteren parametrelerden biridir. Çin’den Avrupa’nın ortasına kadar en fazla sayıda, en fazla çeşitte eseri en fazla ülkeye rekabetçi halde ihraç edebilen ülke biziz, Türkiye’dir. Türkiye, bugün askeri insansız hava araçlarında dünyada bir numaradır. Beyaz eşya üretiminde Avrupa’da bir, dünyada iki numaradır. Güneş paneli üretiminde Avrupa’da bir, dünyada dört numaradır, demir çelik üretiminde, çimento üretiminde, ticari araç üretiminde Avrupa’da bir numarayız. 35 milyar doların üzerinde otomotiv ihracatımız var, 30 milyar doların üzerinde kimya ihracatımız var, 25 milyar doların üzerinde makine ihracatımız var. Bu tarafıyla katma bedelli eser üreten, teknoloji düzeyi yüksek eserlerde sav sahibi bir ülke, bugün Türkiye. Türkiye’nin milyar dolarlık teknoloji teşebbüsleri var artık. Biz 2019 yılında sanayi ve teknoloji stratejisini ilan ettik ve 10 unicorn bizim tarifimizle 10 turcorn maksadı koyduk. Yani milyar dolar bedeli aşan 10 Türk teknoloji teşebbüsü olacak dedik. O gün hiç yoktu, olacağına inanmayanlar da vardı. Bugün 7 Türk teknoloji teşebbüsümüz var, milyar dolar pahası aşan ve turcorn olan. Amacımız 2030 yılında 100 bin teknogirişiminin Türkiye’de doğması ve ortalarından en az 100’ünün milyar dolar kıymeti aşması ve turcorn olması. Türkiye bunu başarabilecek bir ülkedir. İstiyoruz, dilek ediyoruz ki Türk endüstrisinin dönüşümü bilgi temelli iktisatla devam etsin. Bunun için de yatırım teşvikleri sunan bir bakanlık olarak, tıpkı savunma endüstrisindeki üzere bu firmaların araştırma, geliştirme iş birliklerini daha güçlü biçimde sürdürmelerini zarurî kılacağız. TÜRKSAT 6A ile birlikte yörünge operasyonları konusunda da birinci kere tecrübe kazandık. Bu tecrübe bize ay projesinde katkı sunacak. 380 bin kilometre öteye, aya kendi geliştirdiğimiz uzay aracıyla kendi ürettiğimiz hibrit roket motorunu ateşleyerek erişmeyi amaçlıyoruz. Bu da Ulusal Uzay Programımız değerli maksatlarından biri” tabirlerini kullandı. – KOCAELİ