OMÜ’den geliştirilen taşınabilir uygulama bebeklerde serebral palsi hastalığında erken teşhis imkanı sağlıyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ondokuz Mayıs Üniversitesinde (OMÜ) geliştirilen ADA isimli taşınabilir uygulama, yapay zeka dayanağıyla bebeklerde serebral palsi hastalığında erken teşhis imkanı sağlıyor.

OMÜ bünyesindeki Teknopark’ta, Sıhhat Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Kısmı Öğretim Vazifelisi Sema Gül, grubuyla birlikte”ADA Makine Tahsili ile Riskli Yenidoğan Hareket Analizi” projesini TÜBİTAK takviyesiyle hayata geçirdi.

Geliştirilen taşınabilir uygulama ile yenidoğanların hareketleri raporlanarak serebral palsi hastalığının gelişme riski tahlil edilerek erken teşhis sağlanıyor.

OMÜ’den yapılan yazılı açıklamaya nazaran, Gül, uygulama ile elde edilen datalarda serebral palsi hastalığının teşhisinde yüzde 92 oranında muvaffakiyet yakalandığını bildirdi.

Doğum öncesinde, doğum sırasında ya da doğumdan sonra oksijensiz kalma yahut kanama sonucu gelişen ve metabolik bir hastalık olan serebral palsinin erken teşhisinin son derece değerli olduğunu vurgulayan Gül, şöyle devam etti:

“Yenidoğan ağır bakım ünitesindeki bebeklerin yüzde 10’undan fazlasının erken doğan bebeklerden oluştuğunu ve birçok riskle dünyaya geldiklerini gördük. Dünyada serebral palsi hastalığında 2 yaşa kadar teşhis alınamıyor ve tedavide geç kalınıyor. Bu uygulama ile serebral palsi hastalığının erken teşhisini koyabiliyoruz. Uygulamadan elde edilen bilgileri bebeklerin aileleri ve tabiplerine raporluyoruz. Bu sayede bebeklerin erken tedavi ve rehabilitasyonla ömür kaliteleri artıyor.”

“Bebeklerin hareketlerinden serebral palsiye gidip gitmediğini belirleyebiliyoruz”

Serebral palsi hastalığını hareket ile ilgili tesirlerinin olduğuna işaret eden Gül, şöyle konuştu:

Serebral palsi hastalığında eğitim ve rehabilitasyonun kıymetli olduğunun altını çizen Gül, “Bir bebek erken teşhis almazsa, yürümediği ya da oturamadığını fark edildiğinde sorun var demektir. 2 yaşına giderken serebral palsiye gittiği fark edildi ve geç başlanan süreçle birlikte bebek rehabilitasyona geç kavuştu. Kaba kavramayı yani bir bardağı tutmayı güç yapabiliyor yahut yürümeye geçmesi de biraz daha güç olabiliyor. Birebir etkilenimdeki bir bebek erken teşhis alırsa rehabilitasyon ve eğitimle kalem tutmaya kadar gelebiliyor. İnce motor mahareti muazzam derecede artıyor. Konuşma ve zihinsel gelişim ile ilgili birçok etkilenimin önüne geçilebildiğini, aslında o ufacık lezyondan doğan etkilenimden fazla eğitimlerin ve rehabilitasyonun çok değerli bir öge olduğunu göstermiş oluyoruz.” tabirlerini kullandı:

Mobil uygulamanın bu ay içinde App Store, Google Play Store’dan indirilebilmesini sağlayacaklarını anlatan Gül, “Uygulama ile birlikte bir kayıt oluşturuluyor. Kayıt sonrasında bebeğin görüntüleri 2 aylıktan itibaren 13 hafta boyunca bize iletiliyor ve biz o hareketleri direkt iskelete çevirip, bebeğin hiçbir verisini almadan iskelet ile birlikte tahlil ediyoruz. ‘Bebekte ne riskler var, neler olabilir’i aileye bir raporlama ile sunuyoruz. MR ve tomografi çekindiğimizde radyoloğun rapor yazması üzere raporlama yapıyoruz.” diye konuştu.